Hayatına artık vücudunun yarısı olmadan devam edecek
Dünya genelinde nadir y apıla n ve yalnızca 70 kişiye uygulanan ‘Hemikorperektomi’ ameliyatlarından biri, iki ay önce Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gerçekleştirildi. 65 yaşındaki emekli öğretmen Tuncer Poşluk, 13 saat süren bu zorlu ameliyatla belden aşağısı kesilerek tümörden kurtarıldı ve dünya çapında hayatta kalan 8’inci, Türkiye’de ise eşine rastlanmayan bir vaka olarak kayıtlara geçti.
İstanbul’da tedavi edilemeyen büyük bir kuyruk sokumu tümörüne sahip olan Poşluk, SEAH’ta yapılan tetkiklerin ardından, nadir uygulanan ‘Hemikorperektomi’ operasyonuyla sağlığına kavuşma şansı buldu. Ameliyat sırasında tümör ve çevresindeki organlarla birlikte belden aşağısı vücudundan ayrıldı. Başarılı geçen ameliyat sonrası 40 gün yoğun bakımda tedavi gören Poşluk, servise alınarak ortopedi bölümünde tedavisine devam ediliyor. Artık vücudunun yarısı olmadan hayatını sürdürecek olan Poşluk’un bu süreci, onu ölümden döndüren ekip sayesinde mümkün oldu.
Operasyonun başarısında Ortopedi Bölümü’nden Mustafa Erkan İnanmaz ve Doç. Dr. Fevzi Sağlam, Genel Cerrahi Bölümü’nden Prof. Dr. Fatih Altıntoprak ve Doç. Dr. Necattin Fırat, Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Doç. Dr. Hakan Saçlı, Üroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Hacı İbrahim Çimen ile Anestezi ve Reanimasyon Bölümü’nden Prof. Dr. Ali Fuat Erdem, Doç. Dr. Onur Balaban ve Doç. Dr. Havva Kocayiğit’in önemli katkıları oldu.
” />
Hastanın kuyruk sokumundan kaynaklı bir kanser tanısıyla başvurduğunu belirten Ortopedi Bölümünde görevli Doç. Dr. Fevzi Sağlam, “Tabii bu kanser sadece kuyruk sokumunda kalmayıp; hastanın leğen kemiklerini, idrar torbasını, tüm kalça kaslarının tamamını ve bağırsaklarında bir kısmını da tutmuş hale geldi. Ayağı besleyen önemli arterleri de tamamıyla içine almıştı. Ama hastanın bu şansız durumuna rağmen şanslı olduğu kısmı bu kanser sadece bu bölgede sınırlı olup özellikle bizim için tedaviyi planlarken en önemli olan başka bir organa yayılımı yoktu. Hasta aslında birçok büyük merkezde birçok büyük ilde hem özel hem de kamu hastanelerine başvurmuş ama yapılabilecek tedavi olarak kitlenin büyüklüğünden ve sarmış olduğu organlardan dolayı herhangi bir cerrahi tedavi yapılamaz tanısı konulmuş. Hasta bize geldikten sonra gerekli tetkiklerini, görüntülemelerini tekrar yaptık. Hastayı Ortopedik Onkoloji Konseyimizde tekrar değerlendirdik. Biz bu hastayı nasıl tedavi edip bu kanserden kurtarırız diye açıkçası çok kafa yorduk.
Sonra hastaya, dünya genelinde de çok nadir yapılmış olan ameliyatlardan biri olan ” />
” />
Hastanın yürüyemediğini belirten Sağlam, “Cerrahi sonraki süreçte yaklaşık 40 günlük bir yoğun bakım süreci oldu. Hastamız bu süreci; anestezinin gerçekten çok iyi hasta takibi, çok iyi yönetmesiyle gayet iyi bir şekilde atlattı. Yaklaşık 45 gün oldu hastamızı ameliyat edeli ve ortopedi servisimizde takip ediyoruz. Bu ameliyat açıkçası bazı kanserlerde, seçilmiş vakalarda tutulum yerine bağlı olarak eğer ümidini kaybetmiş hastalarda ya da cerrahi yapılamaz denilen hastalarda küçükte olsa bir ümit olabilir hastaya. Bu büyük ameliyatla onlara küçük de olsa bir ümit verebiliriz diye düşünüyorum. Hastamız bize geldiği zaman zaten yürüyebilen bir hasta değildi.
Yine sedyeyle getirilmişti. Çok şiddetli ağrıları vardı. Bu ameliyatı olmasa da hasta açıkçası belki birkaç ay gider ya da gidemez, yani hayatını kaybedecekti bu hastalıktan dolayı. Yürüyemeyen bir hastamızın, ona yük olan uzvunu yani belden aşağısını omurgadan itibaren keserek sağlam vücuttan ayırmış olduk bu kanserli dokuyu. Şimdi hastanın kolostomi dediğimiz bağırsak için ve ürostomi dediğimiz idrar için bir torbası var. Bununla beraber üst ekstremitesini, kollarını rahatlıkla kullanabiliyor. Hastamız, yaşamını kendi başına idame ettirebilecek düzeye gelecek. Bizleri her zaman destekleyen hastanemiz Başhekimliği ve İl Sağlık Müdürlüğümüze teşekkür ediyoruz” diye konuştu.